Hasan..

2 Mayıs 2011 Pazartesi

Emanete İhanet Etme!

Emanete İhanet Etme!
Cenâb-ı Hak buyuruyor:

“Allah size, emânetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emrediyor…” (Nisâ, 58)

Rasûlullah (sav) buyurdular:

“Sana emânet bırakanın emânetini (vaktinde) iâde et. Sana ihânet edene (bile) ihânet etme!” (Ebû Dâvud, Büyû, 79/3534

Rasûlullah (sav), emânetlerin ehline verilmemesini, dünyâ hayatını kıyamet sahnelerine çevirecek derecede büyük bir fesâd sebebi olarak görmüştür. Bir gün ashâbıyla konuşurken bir kimsenin:

“-Kıyamet ne zaman kopacak?” sorusuna:

“-Emânet zayi edildiği zaman kıyameti bekle!” cevabını vermiştir.

“-Emânet nasıl zayi olacak?” diye sorulduğunda ise:

“-İşler ehil olmayan kimselere verildiği zaman kıyameti bekle!” buyurmuştur. (Buhâri, İlim, 2; Ahmed, II, 361)

Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)

el-Mukît: Mahlûkatın azığını temin eden, yaşamak için gıdaları yaratan, bedenlerin ve ruhların açlığını doyuran, onların gıdasını veren ve her şeyi koruyan demektir.

Kısa Günün Kârı

Emânete ihanet etmeyelim!

Lügatçe

fesâd: Bozuk ve fenalık, karışıklık.
ehil: Bir şeyi kendinde bulunduran, alışık.
zayi: Kayıp, yitik, yok olmuş.

“İki Gün Bir Değil” mail servisi bir ALTINOLUK hizmetidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder